Zirai Mücadele İlaçları Üreticileri Derneği (ZİMİD) nin Görüşleri
Tarım alanlarının artık genişletilemez olarak sınırlanmasına karşın artan nüfusun ve giderek daha nitelikli tarımsal ürün arama eğiliminde bulunan insanların gereksinimlerini karşılamak için birim alandan daha çok ve nitelikli ürün elde etmek sürekli bir zorunluluk olmaktadır. Bu amaçla çeşitli tarım teknikleri (toprak işlemesi ve ıslahı, nitelikli üretim materyali, gübre, sulama, vb.) kullanılmaktadır.
Tüm bu çabalar kuşkusuz birkaç kat ürün artışı sağlayabilmektedir. Bununla birlikte, tüm bu çaba ve girdilere karşın elde edilebilecek ürün hem nicelik hemde nitelik bakımından ancak potansiyel bir üründür. Zira, gerek tarlada, gerekse hasat sonrasında birçok zararlı, hastalık ve yabancıot önemli kayıplara neden olmakta ve elde edilebilecek ürünü de değerlendirilemez kılabilmektedir. Diğer bir deyişle, tarımsal ürünlerin her aşamada bu düşmanlara karşı korunması, yani Zirai Mücadele, bir zorunluluktur.
Tarımsal ürünlerde verimi ve kaliteyi artırmaya yönelik teknikler ile ürünü nicelik ve nitelik yönüyle korumayı amaçlayan Zirai Mücadele gerçekte birbirlerini tamamlayan yöntemleri kapsar. O nedenle de son yıllarda gelişmiş ülkelerde ‘Sürdürülebilir Tarım’ kavramı çerçevesinde ‘Entegre Ürün Yönetimi’ yaklaşımı ön plana çıkmış olup tüm eğitim etkinlikleri bu anlayış doğrultusunda yürütülmektedir. ZİMİD olarak ta, kurulduğu 2000 yılında başlattığı eğitim çalışmalarında bu yaklaşıma ağırlıklı olarak yer vermekteyiz. Bu çabalar arasında, kuşkusuz, gözardı edildiğinde ürün artışı için başvurulan çareleri boşa çıkartabilen fakat buna karşılık yanlış seçim ve kullanım sonucunda insan, hayvan ve çevreye çok kez düzeltme şansı olmayan zararlar verebilen tarım ilaçları ayrı bir yer tutmaktadır.
ZİMİD uluslararası standartlara uygun tarım ilacı teknik maddesi ve formülasyonları üreten ve yine uluslararası standartlarda eğitim, lojistik ve pazarlama hizmetleri görmeyi amaçlayan firmaların oluşturduğu bir dernektir. Ancak bu amacın ülke çapında gerçekleşebilmesi için tarım ilaçlarına ilişkin paydaşların benzer duyarlılığı göstermesi gerekmektedir.
ZİMİD olarak gözlediğimiz yetersizlikler ve iyileştirme çareleri yönünde düşüncelerimiz aşağıda anlatılmıştır:
NİTELİKLİ ELEMAN GEREKSİNİMİ
Nüfusunun %35-40’ı tarımla uğraşan ve ancak %25’i işletme tanımına uyabilen 4 milyonun üzerinde tarım işletmesi bulunan ülkemizde tarım ilaçlarına ilişkin sürekli gelişen teknolojileri çağın gerisinde kalmadan uygulanabilir kılmak ve bu arada insan, hayvan ve çevreye olası riskleri en aza indirebilmek için organize ve etkin bir eğitim yapılanması kaçınılmazdır. Bu yapılanmada en önemli hususlardan biri nitelikli bir eğitici kadrosu oluşturmak, diğer bir deyişle eğiticilerin eğitimini sağlamaktır.
Bundan 15 yıl öncesine kadar varolan Zirai Mücadele ve Zirai Karantina Genel Müdürlüğü, bünyesinde barındırdığı araştırma, yayım ve uygulama hizmetlerini yaklaşık 30 yıl süreyle başarılı bir şekilde yürütmüştür. Bakanlığın yeniden yapılandırılmasından sonra ise hizmetlerin etkinliğinde giderek bir gerileme gözlenmiştir. Sıralanabilecek çeşitli nedenler arasında en belirgin olanının Zirai Mücadele Araştırma Enstitüleri bağlamında öne çıktığı gözlemlenmektedir.
Eleman tayininden başlayarak sürdürülebilir bir usta-çırak ilişkisi düzenini koruyan bu enstitüler etkin araştırmalar yapmakla kalmamış aynı zamanda bir yandan eğiticilerin eğitiminde görev alırken diğer yandan üst yönetimlere, hatta özel sektör gereksinimlerine de, birikimi olan eleman kaynağı oluşturmuştur.
Ülkemizin koşulları gözönünde bulundurulduğunda Zirai Mücadele ve Zirai Karantina Genel Müdürlüğünün yeniden kurulmasının araştırma – eğitim – yayım – uygulama zincirine verimli bir yapı kazandıracağına inanıyoruz.
BİTKİ KORUMADA KULLANILAN ÜRÜNLERİN DENETİMİ
Başlıca Sorunlar:
İnsan ve çevreye risk taşıyan teknik madde ve formülasyonlar
Yurt dışından kaçak ilaç girişi
Sahte ilaçlar
Satışa sunulan ilaçlarda kalite denetimi
İnsan ve çevreye risk taşıyan teknik madde ve formülasyonlar
Yeni bir ilacın teknik maddesi yıllarca (8-10 yıl) ve genellikle uluslararası standartlara uygun olarak araştırılıp denendikten sonra yine standartlara uygun formülasyonlar halinde ruhsatlandırılmaktadır. Patent koruma süresi sona erince bazı ülkeler benzer teknik maddeleri üreterek dünya pazarına sunmaktadırlar. Bunlar arasında standartlara uygun olanlar bulunmakla birlikte düşük teknolojiyle üretildiklerinden içerdikleri kirlilikler (“impurities”) insan ve çevre sağlığı yönünden ciddi riskler taşıyabilmektedir.
Ülkemizde mevcut mevzuata göre bu tür ilaçlar da emsale göre ruhsat alabilmekte ve kirliliklerine ilişkin bilgi ve belge bile sorulmamaktadır. Dahası emsale göre ruhsatı alınmış bir ilacın etkili maddesi değişik menşelerden ithal edilebilmektedir.
Gerek yeni bir ilaç için, gerekse emsal alınan ilacınkinden farklı bir firmadan sağlanan teknik madde(ler)den üretilecek emsale göre ruhsat için başvurularda teknik maddenin kirlilik durumununu gösteren geçerli analiz raporları istenmelidir. Standartlara uygun tarım ilacı teknik maddesi ürettiğini iddia eden bir üretici firma bu bilgi ve belgeleri verebilmelidir, vermek zorunda olmalıdır. Formülasyonlarda kullanılan yardımcı maddeler için de aynı usul geçerli olmalıdır.
ZİMİD bünyesindeki firmaların elinde emsale göre ruhsatı alınmış fakat sakıncalı kirlilikler içeren ilaçların varlığını gösteren analiz raporları bulunmaktadır.
Yurt dışından kaçak ilaç girişi
Başta İran’dan olmak üzere bazı komşu ülkelerden yurda kaçak olarak sokulan, hatta türkçe etiketli de olabilen ilaçlar son yıllarda giderek ciddi boyutlara ulaşmıştır. Tarım ve Köyişleri, Adalet, İçişleri, Dışişleri Bakanlıklarını ve Gümrükleri ilgilendiren, ülkedeki pazar düzenini bozan ve devleti vergi kaybına da uğratan bu soruna bir çözüm bulunmalıdır.
Sahte ilaçlar
İlaç yerine su koymaya kadar varan sahte ilaç sorunu her geçen gün bulaşıcı bir hastalık gibi yayılmaktadır. Hatta kaçak ilacın bile sahtesinin yapıldığına ilişkin duyumlar alınmaktadır. Hastalığın yaygınlaşmasında en önemli etken caydırıcı yaptırımlar sağlayacak yasal düzenlemelerin bulunmayışı olarak görülmektedir. Doğrudan üreticiye, ürün kaybı dolayısıyla ülke ekonomisine önemli zararlar verdiren bu sahtekarlığa bir şekilde son verilmesi sağlanmalıdır.
Satışa sunulan ilaçlarda kalite denetimi
Zirai Mücadele ve Karantina Genel Müdürlüğünün varlığı döneminde satışa sunulan ilaçların denetimi %50 ler düzeyinde iken günümüzde hemen hemen sıfıra düşmüş bulunmaktadır. Zirai Mücadele İlaç ve Aletleri Araştırma Enstitüsünün işlevi daraltılarak Ankara Merkez Zirai Mücadele Araştırma Enstitüsünün bünyesine alınmış, Eleman sayısı giderek azalmış, ekipman yenilemesi yapılmamıştır.
Tarım ilaçlarının sadece etki yönünden değil fakat, gelişmiş ülkelerdeki ölçüler göz önünde bulundurularak, insan ve çevreye olabilen riskleri gözetilerek denetlenmesi bir zorunluluk olmalıdır. Her ilaçtan bir yıl içerisinde en az 1 örnek alınabilmeli ve kalite analizleri yapılabilmelidir. Bakanlığın mevcut olanakları ile bunu gerçekleştirme şansı görülmemektedir. Ancak var olan bir potansiyel kısa sürede değerlendirilebilir. Bu potansiyel ise TUBİTAK, TARİŞ, Üniversiteler, bazı İlaç firmaları gibi kurum ve kuruluşlarda var olan analiz laboratuvarlarıdır. Olanaklı görülen bu potansiyelden yararlanabilmek için hemen bu kurum ve kuruluşlarla temasa geçilerek formülasyon, teknik madde ve kalıntı analizlerini yapabilme durumları saptanmalıdır. Beklentilerin ortaya konulmasıyla birlikte bu laboratuvarlar bazı analizleri hemen yapabilecekler, kısa sürede de kendilerini beklentiler düzeyine getirebileceklerdir. Yeter ki Bakanlık gerekli organizasyonu yapabilsin ve laboratuvarlarını en azından hakemlik yapabilecek konumda bulundurabilsin.
Sonuç olarak ZİMİD, İNSAN SAĞLIĞI VE ÇEVRENİN GÖZETİMİNİ DOĞAL SORUMLULUĞU SAYARAK, TARIM İLAÇLARININ ÜRETİMİ, DAĞITIMI VE KULLANIMINDA ULUSLARARASI STANDARTLARI ÖLÇÜ ALAN FİRMALARIN TEMSİLCİLERİNİN OLUŞTURDUĞU BİR DERNEK kimliği ile kuruluşundan itibaren ilkeleri doğrultusunda, başta eğitim programları olmak üzere, çalışmalarını sürdürmekte ve benzer ilkelerde paydaşlarına destek olmaktadır.